Sanki yokmuş ya da durmuş gibi. Durmuş olamaz aslında. Güneş doguyor ve batıyor, karnım acıkıyor, uykum geliyor. Farkındayım durmuş olamaz. Ama yok gibi...
Her yaz ve her gün yaşananlar bir öncekinden pek de farklı değilmiş gibi...
Çocuklar her akşam ağacın altında ya da salıncaklarda buluşup büfeye gidiyorlar. Saklambaç oynarken aynı yerlere saklanıyorlar.
Büyükler ekiplerini kurup her akşam aynı bankta toplanıyorlar.
Denizde, plajda karşılaşanlar mutlaka hatır sorup birbirlerine sıhhat diliyorlar. Eğer yakın arkadaşlarsa birlikte açılıp sohbeti koyulaştırıyorlar.
Güçlerini kontrol edemeyen ergenler dubayı batırıp suya atlıyorlar.
Ergenlikten yetişkinliğe atlayıp üniversiteli olanlar Tukan'a uğramaz oluyorlar.
Otuzlarına geldiklerinde kafa dinlemek için geri geliyorlar.
Yokmuş gibi gelen zaman, her yaz aramıza katılan bebekler ve birer anı olup giden büyüklerle varlığını gösteriyor...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder